Siyer Kürsüsü

                                        
                                        
Ömer Faruk TAŞDELEN

Allah Resulünün (a.s) hayatını konu edinen bu alan bize yalnızca bir hayatın nasıl yaşandığını göstermez. Belki bundan daha önemlisi Allah-u Teâlâ’nın (c.c) bize indirmiş olduğu Kur’an-ı Kerim’i nasıl anlamak ve yaşamamız gerektiğini hemen hiçbir ayrıntıyı da atlamaksızın canlı bir süreç içerisinde tanımlar. Öyle ki kimi zaman Kur’an-ı Kerim’in çizdiği bir çerçevenin asıl boyutları Hz. Peygamber’in (a.s) hayatını okuduğumuzda gerçek şeklini almaktadır. Yine bununla beraber “Din” kıyamete kadar taşınacak bir emanet, yaşanacak bir hayattır. Resulullah’ın (a.s) hayatıyla beraber anlaşıldığında bize felsefi ya da teorik anlamların ötesinde her çağa taşınacak canlı misaller halini alır. Hem çağlar ötesine taşınabilmesi hem de dinin asıl anlamının tefekkür dünyasının dışını da kuşatan gerçek bir yaşam tarzı olduğunu gösterir.

Özellikle Rabbimizin buyurduğu bir Ayet-i Kerime’de “size kitabı ve hikmeti öğreten” ifadesiyle de Allah’ın Elçisinin aynı zamanda “Hikmet” kavramını hayatımıza yerleştirdiğini görürüz. O (a.s) Allah’ın kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim’i öğrettiği gibi bununla beraber bize hayatıyla, ifadeleriyle ve takrirleriyle Hikmet’i de öğretmekte ve bizleri İslam’a bir itminanla bağlanıp tam bir teslimiyet içerisinde ümitsizlik, zayıflık ve dinden kopma bataklıklarından koruyarak Din’i bir ömür yaşayabileceğimiz bir değer olarak ruhumuza yerleştirmektedir. İşte bunların tümü Siyer dersinin bize kazandıracağını umduğumuz hayırlardır.